AVUKAT MALATYA | Erbaş & Şahin Hukuk Bürosu https://www.erbassahin.av.tr Fri, 03 Jun 2022 06:39:36 +0000 tr hourly 1 https://www.erbassahin.av.tr/wp-content/uploads/2020/10/avukatfav-1.png AVUKAT MALATYA | Erbaş & Şahin Hukuk Bürosu https://www.erbassahin.av.tr 32 32 AVUKATLIK YASASI DEĞİŞİYOR https://www.erbassahin.av.tr/avukatlik-yasasi-degisiyor/ https://www.erbassahin.av.tr/avukatlik-yasasi-degisiyor/#respond Fri, 03 Jun 2022 06:39:34 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1876 AK PARTİ’NİN TEKLİFİ DOĞRULTUSUNDA AVUKATLIK YASASINDA BİR KISIM DEĞİŞİKLİKLER MEYDANA GELECEKTİR.

BU DEĞİŞİKLİĞİN 03.06.2022 TARİHİNDE YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ BEKLENMEKTEDİR.

BU DEĞİŞİKLİKLE STAJYER AVUKATLAR STAJLARINI YAPARKEN SİGORTALI BİR İŞTE ÇALIŞABİLECEK.

BİRDEN FAZLA BARO OLAN İLLERDE ÖDENEK VE GÖREV DAĞITIMINDA YENİ DÜZENLEMEYE GİDİLECEK.

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/avukatlik-yasasi-degisiyor/feed/ 0
DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI? https://www.erbassahin.av.tr/destekten-yoksun-kalma-tazminati/ https://www.erbassahin.av.tr/destekten-yoksun-kalma-tazminati/#respond Thu, 07 Apr 2022 13:21:13 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1866 DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATIYLA ALAKALI AÇILAN DAVALARDA SIKÇA KARŞILAŞILAN SORUN OLAN ANNE BABAYA VEYA KARDEŞE DESTEK OLUNUP OLUNMADIĞININ İSPATI KONUSUNA YARGITAY İÇTİHATİ BİRLEŞTİRME GENEL KURULU BİR AÇIKLIK GETİRMİŞTİR. 2016/*** E. 2018/*** K. SAYILIBU KARAR DA ”..ANA VE/VEYA BABANIN ÇOCUĞUNUN HAKSIZ FİİL VE/VEYA AKDE AYKIRILIK SONUCU ÖLMESİ NEDENİYLE AÇTIĞI DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI DAVALARINDA, DESTEK İLİŞKİSİNİN VARLIĞININ İSPATI İÇİN SGK’DAN GELİR BAĞLANMASI ŞARTININ ARANMAYACAĞI, DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI DAVALARINDA ÇOCUKLARIN ANA VE/VEYA BABAYA DESTEK OLDUKLARININ KARİNE OLARAK KABULÜ GEREKTİĞİ..”

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/destekten-yoksun-kalma-tazminati/feed/ 0
YENİ YARGI PAKETİ !! https://www.erbassahin.av.tr/yeni-yargi-paketi/ https://www.erbassahin.av.tr/yeni-yargi-paketi/#respond Thu, 07 Apr 2022 12:56:14 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1864 YENİ YARGI PAKETİNİ HEYECANLA BEKLEYEN MAHKUMLARIN BEKLENTİLERİ BU YARGI PAKETİYLE DE KARŞILANMADI. PAKETE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR YAPAN CUMHURBAŞKANI MAHKUMLARIN BEKLENTİLERİ YÖNÜNDE HERHANGİ BİR AÇIKLAMADA BULUNMADI.

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/yeni-yargi-paketi/feed/ 0
TRAFİK KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT 10 YIL İÇERİSİNDE AÇILABİLİR! https://www.erbassahin.av.tr/trafik-kazasi-nedeniyle-tazminat-10-yil-icerisinde-acilabilir/ https://www.erbassahin.av.tr/trafik-kazasi-nedeniyle-tazminat-10-yil-icerisinde-acilabilir/#respond Tue, 01 Feb 2022 05:42:10 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1844 Trafik kazaları herkesin bildiği üzere her yıl binlerce kişinin ölümüne, yaralanmasına ve milyarlarca liralık maddi hasarlara neden olmaktadır. Bu kazalar sebebiyle can kaybı, yaralanma veya maddi hasar almış kişiler tazminat davası açabilmektedir.

Trafik kazası gerçekleştikten sonra zarara uğrayan kişiler sebep olan kişi veya kişilere tazminat davası açabilirler. Trafik kazaları 3 ana başlıkta değerlendirilebilir. Bunlar; ölümlü trafik kazaları, yaralamalı trafik kazası ve maddi hasarlı trafik kazası.

Trafik kazası sonucu tazminat davası için zamanaşımı süresi kazanın yaşandığı gün başlar ve 10 yıldır. Yani kazanın yaşandığı günden itibaren 10 yıl süre içerisinde tazminat davası açılabilir.

Trafik kazası nedeniyle tazminat davasını kimler açar;

-Eğer ölümlü bir kaza ise ölen kişinin yaşadığı dönemde destek verdiği kişiler, evli ise eş ve çocuklar, bekar ise anne, baba, kardeşler ve yaşadığı dönemde destek verildiği ispatlanırsa hala, dayı ve teyze gibi yakınlar da maddi ve manevi tazminat davası açabilir.

-Eğer ağır yaralamalı bir kaza ise(sakatlık vb.) yaralanan kişinin annesi, babası, eşi, çocuğu, nişanlısı maddi ve manevi tazminat davası açabilir.

-Eğer ağır olmayan bir yaralamalı kaza ise şahsın bizzat kendisi maddi ve manevi tazminat davası açabilir.

Trafik kazasıyla tazminat davası kimlere karşı açılır;

-kazada kusurlu araç sürücüsüne karşı açılabilir.

-araç sahibine karşı açılabilir.

-araç işletenine karşı açılabilir.

-zorunlu trafik sigortası ve kaskosu bulunan araçlarda sigorta şirketine karşı açılabilir.

ÖLÜMLÜ TRAFİK KAZALARINDA TALEP EDİLEBİLEN ZARARLAR VE TAZMİNATLAR;

-Ölen kişinin varsa tedavi ve cenaze masrafları

-Yakınlarının elem, ızdırap sebebiyle manevi tazminat

-Destekten yoksun kalma tazminatı(yakınlar için)

YARALAMALI TRAFİK KAZALARINDA TALEP EDİLEBİLEN ZARARLAR VE TAZMİNAT;

-Kaza sebebiyle elem,ızdırap sebebiyle manevi tazminat,

-Tedavi masrafları,

-Kazanca dair kayıplar,

-Çalışma gücünün azalması sebebiyle kayıplar,

-Ekonomik geleceğin sarsılması sebebiyle kayıplar.

Trafik kazaları sebebiyle maddi ve manevi tazminat kalemleri birden fazla olup ciddi miktarda tazminatlar söz konusu olmaktadır.

Bu kapsamda zararlarınızın tazmini için sadece avukattan destek almanız gerekmektedir. Aksi halde birtakım şirketler tarafından dolandırılabilirsiniz.

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/trafik-kazasi-nedeniyle-tazminat-10-yil-icerisinde-acilabilir/feed/ 0
MİRAS DAVASI https://www.erbassahin.av.tr/miras-davasi/ https://www.erbassahin.av.tr/miras-davasi/#respond Tue, 07 Dec 2021 06:53:42 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1836 ÜLKEMİZDE SON YILLARDA OLDUKÇA YOĞUN OLARAK AÇILAN MİRAS DAVALARI BİLİNDİĞİ ÜZERE ZOR VE PROFOSYONELLİK İSTEYEN DAVALARDIR.

TÜRK MEDENİ KANUNUNDA DÜZENLENEN KAPSAMINDA OLUP BİRİNİN ÖLMESİ VEYA GAİPLİĞİ DURUMUNDA KENDİSİNE AİT MAL VARLIĞININ KİMLERE NE ORANDA TAKSİM EDİLECEĞİ HUSUSU AÇISINDAN ÖNEM ARZ ETMEKTEDİR.

ŞÖYLE Kİ;

TÜRK MEDENİ KANUNUNDA KİMLERE NE ORANDA MİRAS KALACAĞI HUSUSU NET BİR ŞEKİLDE DÜZENLENMİŞTİR. BU ORANLARA AYKIRILIK VEYA MİRASÇIYA MİRAS BIRAKMAMAK İÇİN BAŞKASINA MAL DEVREDİLMESİ HALİNDE MİRAS DAVASI AÇILACAKTIR.

MİRAS BIRAKAN ÖLMEDEN ÖNCE VASİYET İLE PAYLAŞMANIN NASIL YAPILACAĞI KONUSUNDA KURALLAR KOYABİLİR.

KANUNDA AKSİNE BİR HÜKÜM BULUNMADIKÇA MİRASÇILAR, PAYLAŞMA KONUSUNDA EŞİT HAKKA SAHİPTİRLER.

ÜLKEMİZDE GENELDE KİŞİ ÖLMEDEN ÖNCE MALVARLIĞINI ÇOCUKLARINA VEYA BİR ÇOCUĞUNA BIRAKMAMAK ADINA BAŞKASINA VEYA BAŞKA BİR ÇOCUĞUNA DEVRETMEKTEDİR. BU DEVİR TABİKİ GEÇERSİZ OLUP DAVA AÇILDIĞI TAKTİRTE DEVİR HİÇ YAPILMAMIŞ SAYILMAKTA VE MİRASÇILAR KENDİ PAYLARINI ALABİLMEKTEDİRLER.

BU TÜR MİRAS DAVALARI VE GAYRİMENKUL DAVALAR İÇİN PROFESYONLER BİR AVUKATTAN YARDIM ALMANIZ GEREKMEKTEDİR.

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/miras-davasi/feed/ 0
DENETİMLİ SERBESTLİK NEDİR? https://www.erbassahin.av.tr/denetimli-serbestlik-nedir/ https://www.erbassahin.av.tr/denetimli-serbestlik-nedir/#respond Fri, 06 Aug 2021 11:49:14 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1824 Denetimli serbestlik, kanun tarafından belirlenmiş olup, kişinin cezasının sosyal hayat içerisinde infazını düzenleyen ceza hukuku kurumudur. İyi halli olan ve cezasının bitmesine 1 yıl veya daha az kalan hükümlünün, cezaevi dışındaki sosyal hayata uyum sağlayabilmesi amacıyla böyle bir uygulama oluşturulmuştur.

Denetimli Serbestlik kurumunun uygulanabilmesi için bir takım şartlar mevcuttur. Bu şartlar;

-Hükümlünün açık cezaevinde olması

-Hükümlünün iyi hal göstermesi

-Koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az zaman kalması

-Hükümlü ve /veya avukatın talebi

-İnfaz hakimi kararı.

Ancak bu şartların varlığında kişi bu durumdan faydalanabilir. Bu kurum kanunda detaylarıyla belirtilmiştir.

Denetimli Serbestlik, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 105. maddesinde açıklanmıştır.

Kanun metni şu şekildedir Madde 105/a: ” hükümlülerin dış dünyaya uyumlarını sağlamak, aileleriyle bağlarını sürdürmelerini ve güçlendirmelerini temin etmek amacıyla açık ceza infaz kurumunda veya çocuk eğitim evinde bulunan ve koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalan iyi halli hükümlülerin talebi halinde cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmını denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına, ceza infaz kurumu idaresince hazırlanan değerlendirme raporu dikkate alınarak hükmün infazına ilişkin işlemleri yapan cumhuriyet başsavcılığının bulunduğu yer infaz hakimi tarafından karar verilebilir.

Açık ceza infaz kurumuna ayrılma şartları oluşmasına karşın, iradesi dışındaki bir nedenle açık ceza infaz kurumuna ayrılamayan veya bu nedenle kapalı ceza infaz kurumuna geri gönderilen iyi hâlli hükümlüler, diğer şartları da taşımaları hâlinde, birinci fıkrada düzenlenen infaz usulünden yararlanabilirler. (3) Yukarıdaki fıkralarda düzenlenen infaz usulünden; (2) a) Sıfır-altı yaş grubunda çocuğu bulunan ve koşullu salıverilmesine iki yıl veya daha az süre kalan kadın hükümlüler,
b) Maruz kaldıkları ağır bir hastalık, engellilik veya kocama nedeniyle hayatlarını yalnız idame ettiremeyen ve koşullu salıverilmesine üç yıl veya daha az süre kalan hükümlüler, diğer şartları da taşımaları hâlinde yararlanabilirler. Ağır hastalık, engellilik veya kocama hâli, Adlî Tıp Kurumundan alınan veya Adalet Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü hastanelerin sağlık kurullarınca düzenlenip Adlî Tıp Kurumunca onaylanan bir raporla belgelendirilmelidir.
(4) (Değişik: 18/6/2014-6545/80 md.) Adli para cezasının ödenmemesi nedeniyle, cezası
hapse çevrilen hükümlüler yukarıdaki fıkralardaki infaz usulünden yararlanamazlar.
(5) Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle cezasının infazına karar verilen
hükümlünün, koşullu salıverilme tarihine kadar;
a) Kamuya yararlı bir işte ücretsiz olarak çalıştırılması,
b) Bir konut veya bölgede denetim ve gözetim altında bulundurulması,
c) Belirlenen yer veya bölgelere gitmemesi,
d) Belirlenen programlara katılması,


(1) Bu maddenin uygulanması ile ilgili olarak, bu Kanuna 15/8/2016 tarihli ve 671 sayılı KHK ile eklenen Geçici Madde 6’nın hükümlerine bakınız. (2) 25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “sakatlık” ibareleri “engellilik” şeklinde değiştirilmiştir. 9250-1 yükümlülüklerinden bir veya birden fazlasına tabi tutulmasına, denetimli serbestlik müdürlüğünce karar verilir. Hükümlünün risk ve ihtiyaçları dikkate alınarak yükümlülükleri değiştirilebilir.
(6) Hükümlünün;(1)
a) Ceza infaz kurumundan ayrıldıktan sonra, talebinde belirttiği denetimli serbestlik müdürlüğüne beş gün içinde müracaat etmemesi,
b) Hakkında belirlenen yükümlülüklere, denetimli serbestlik müdürlüğünün hazırladığı denetim ve iyileştirme programına, denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerileriyle hakkında hazırlanan denetim planına uymamakta ısrar etmesi,
c) Ceza infaz kurumuna geri dönmek istemesi hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine, koşullu salıverilme tarihine kadar olan cezasının infazı için açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine, denetimli serbestlik müdürlüğünün bulunduğu yer infaz hâkimi tarafından karar verilir.
(7) (Yeniden Düzenleme:14/4/2020-7242/46 md.) Hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir. Kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir.
(8) Denetimli serbestlik müdürlüğüne müracaat etmesi gereken sürenin bitiminden itibaren iki gün geçmiş olmasına karşın müracaat etmeyenler ile (…)
(2) ceza infaz kurumuna iade kararı verilmesine rağmen iki gün içinde en yakın Cumhuriyet başsavcılığına teslim olmayan hükümlüler hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 292. ve 293. maddelerinde yazılı hükümler uygulanır.
(9) Yükümlülüklerin gereklerine ve denetim planına uygun davranan hükümlünün koşullu salıverilmesi hakkında denetimli serbestlik müdürlüğü tarafından hazırlanan gerekçeli rapor, 107. ve 108. maddeler uyarınca işlem yapılmak üzere ilgili mahkemeye gönderilir.
(10) Denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezaların infazına ilişkin esas ve usuller yönetmelikle düzenlenir.

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/denetimli-serbestlik-nedir/feed/ 0
UZLAŞTIRMA NEDİR? NASIL YAPILIR? https://www.erbassahin.av.tr/uzlastirma-nedir-nasil-yapilir/ https://www.erbassahin.av.tr/uzlastirma-nedir-nasil-yapilir/#respond Mon, 31 May 2021 06:44:02 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1819 CEZA HUKUKUNDA UZLAŞTIRMA TARAFSIZ BİR KİŞİ TARAFINDAN UYUŞMAZLIĞIN ÇÖZÜLMESİ İÇİN SUÇUN MAĞDURU İLE FAİLİN İLETİŞİM KURDUĞU SÜREÇTİR.

CEZA MUHAKEMESİ KANUNU 253. MADDE DE DÜZENLENMİŞTİR. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU 253.MADDEDE SAYILAN SUÇLAR SÖZ KONUSU OLDUĞUNDA, ŞÜPHELİ İLE MAĞDUR VEYA SUÇTAN ZARAR GÖRENİN GERÇEK VEYA ÖZEL HUKUK TÜZEL KİŞİSİ OLMASI HALİNDE UZLAŞTIRILMA GİRİŞİMİNDE BULUNULUR.

MAĞDURUN SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR BAKIMINDAN AYRICA ÜST SINIRI 3 YILI GEÇMEYEN HAPİS VEYA ADLİ PARA CEZASINI GEREKTİREN SUÇLARDA UZLAŞTIRMA YOLUNA GİDİLEBİLİR, ŞİKAYETE BAĞLI DEĞİL İSE, UZLAŞTIRMA YOLUNA GİDİLEBİLMESİ İÇİN, KANUNDA AÇIK HÜKÜM GEREKİR.

CİNSEL DOKUNULMAZLIĞA KARŞI SUÇLARDA, SORUŞTURULMASI VE KOVUŞTURULMASI ŞİKAYETE TABİ OLSA BİLE, UZLAŞTIRMA YOLUNA GİDİLEMEZ.,

UZLAŞTIRMACI MAĞDUR VE FAİLE ULAŞARAK, UZLAŞMA DURUMUNDAN BAHSEDER. UZLAŞMAK İÇİN TARAFLARDAN GÖRÜŞ İSTER. HER İKİ TARAFINDA KABUL ETTİĞİ HALLERDE UZLAŞMA SAĞLANIR. UZLAŞMA SAĞLANDIKTAN SONRA CEZA DAVASI AÇILMAZ.

UZLAŞMA ESNASINDA TARAFLAR KENDİ ARALARINDA BELİRLEDİĞİ ŞARTLARDA DA ANLAŞABİLİRLER, BU ŞARTLAR HER İKİ TARAFINDA KABUL ETTİĞİ DURUMDA HERHANGİ BİR ENGEL OLUŞTURMAZ. ÖRNEĞİN MAĞDUR OLAN TARAF FAİLDEN TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNE BAĞIŞTA BULUNULMASINI İSTEYEBİLİR.

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/uzlastirma-nedir-nasil-yapilir/feed/ 0
TAVZİH(KARAR DÜZELTME) NEDİR? https://www.erbassahin.av.tr/tavzihkarar-duzeltme-nedir/ https://www.erbassahin.av.tr/tavzihkarar-duzeltme-nedir/#respond Wed, 17 Feb 2021 07:51:59 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1810 Tavzih; mahkemenin verdiği hükümde bulunan hesap ve sayı hatası gibi maddi hataların mahkeme tarafından düzeltilmesidir. Bunu mahkeme resen yapabileceği gibi taraflardan birinin talebi üzerine de yapabilir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu 304-305 inci maddelerinde düzenlenmiştir.

Tabi tavzihte amaç maddi hataların düzeltilmesidir. Bu kapsamda taraflardan birine tanınan hak sınırlandırılamaz veya genişletilemez. Hukuk Muhakemeleri Kanunu bu hususa da açıklık getirerek 305.maddenin 2.fıkrasında ”Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.” şeklinde yer vermiştir.

Yani tavzih sadece hata düzeltmedir, kararın değiştirilmesi, hakların daraltılması veya genişletilmesi düşünülemez.

Örnek olarak: alacaklının kazandığı davada alacağının 300.000,00 TL(üçyüzbin türk lirası) olduğunun kabul edilmesine rağmen hükümde yanlış yazılarak 30.000,00(otuzbin türk lirası)şeklinde yazılmasıdır.

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/tavzihkarar-duzeltme-nedir/feed/ 0
TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLI TAZMİNAT DAVALARI https://www.erbassahin.av.tr/trafk-kazasindan-kaynakli-tazminat-davalari/ https://www.erbassahin.av.tr/trafk-kazasindan-kaynakli-tazminat-davalari/#respond Wed, 03 Feb 2021 06:24:19 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1791 Ülkemizde maalesef her yıl binlerce trafik kazası yaşanmakta ve vatandaşlarımız yaşamlarını yitirmekte, engelli duruma düşmekte veya yaralanmaktadırlar.

Gerçekleşen trafik kazaları sebebiyle mağdur olan vatandaşlar veya yakınları sigorta şirketine karşı açarak tazminat kazanabilmektedirler, tabi bu dava ile ilgili her zaman avukattan hukuki destek almanın mağdur olunmaması adına önemli olduğunu baştan belirtelim. Çünkü birçok vatandaşımız avukat olmayan, yetersiz ve yanlış bilgiye sahip olmayan kişiler tarafından mağdur edilmekte ve dolandırılmaktadırlar.

Karayolları trafik kanunu madde 97 ”zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı dava da açılabilir” hükmünü ihtiva etmektedir. Bu sebeple trafik kazası sonucunda sakatlanan veya engelli sağlık raporu bulunan kişiler bakımından her ne kadar başvuru yoluyla tazminat almak mümkünse de gerçek zarar her zaman sigorta şirketlerinin yaptığı hesaplamadan çok daha yüksek çıkmaktadır. Açılacak dava neticesinde Yargıtayın hesap kriterleri ve adli tıp raporları doğrultusunda tazminat hesaplamaları yapılmasında mağdurların yararı bulunmaktadır. Zira sigorta şirketlerin teklifleri ile açılan dava neticesinde hesaplanan miktar arasında bazen iki kat fark olmaktadır.

Trafik kazası sebebiyle tazminat davası en az bir motorlu aracın katıldığı bir kazada ölüm, yaralanma gibi bedensel zararlar ile üçüncü kişilere ait ev, araba, arazi, gibi malvarlıklarında meydana gelen zararların giderilmesi amacıyla zarara uğrayan kişiler tarafından trafik kazasında sorumluluğu bulunanlara karşı açılan bir tazminat davası türüdür.

Trafik kazası maddi ve manevi tazminat davasında zamanaşımı 10 yıldır. Yani trafik kazasının gerçekleştiği günden başlayacak şekilde 10 yıl içerisinde dava açılabilir.

Trafik kazası neticesinde kişi yaralıysa sadece bu şahıs maddi ve manevi tazminat davası açabilir.

Trafik kazası neticesinde kişi ağır yaralıysa yaralanan kişinin yakınları sadece ”manevi tazminat” davası açabilirler.

Trafik kazası neticesinde ölüm meydana gelmişse, ölen kişiden yaşarken destek alan herkes maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Ölen evliyse şi ve çocuklarına, bekar ise anne ve babasına destek verdiği karine olarak kabul edilir. Yani, bu kişilerin ölenin desteğinden yararlandıklarını ispat etmelerine gerek yoktur. Diğer yakınların ise ölenden ölmeden önce maddi destek aldıklarını ispatlaması gerekmektedir.

Trafik kazalarında haksız fiili bizzat işleyenler dışında da tazminat sorumluları vardır. Aracın sürücüsü, aracın sahibi, aracın işleteni ve sigorta şirketi.

Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davalarında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi yetkili mahkeme ise kazanın meydana geldiği yer, zarar görenin ikamet ettiği yer mahkemesi veya sigorta şirketinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesidir.

Eğer kaza yapanın sigortası bulunmuyorsa, herhangi bir mağduriyet yaşanmaması adına kurulan bir güvence hesabı vardır ve bu güvence hesabından kayıplarının tazmini istenebilir.

Tam kusurlu şekilde kaza yapan ve ölen sürücülerin eş, çocuk, anne ve babası tazminat alabilmektedir. Daha önceden tazminat alamamaktalardı fakat Yargıtayın içtihat değiştirmesi sonucunda artık alabilmeleri mümkündür.

AV.MEHMET ŞAHİN

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/trafk-kazasindan-kaynakli-tazminat-davalari/feed/ 0
YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA ZİNCİRLEME SUÇ https://www.erbassahin.av.tr/yargitay-kararlari-isiginda-zincirleme-suc/ https://www.erbassahin.av.tr/yargitay-kararlari-isiginda-zincirleme-suc/#respond Thu, 31 Dec 2020 09:38:17 +0000 https://www.erbassahin.av.tr/?p=1773 Zincirleme suç Türk Ceza Kanunu’nun 43 maddesinde sayılmıştır. Söz konusu maddeye göre zincirleme suç: “Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda, bir cezaya hükmedilir. Ancak bu ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır. Bir suçun temel şekli ile daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli şekilleri, aynı suç sayılır.”Aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda da, 1. fıkra hükmü uygulanır. Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı ve yağma suçlarında bu madde hükümleri uygulanmaz” olarak daha detaylı bir şekilde düzenlenmiştir.

Zincirleme Suçun tanımını yapacak olursak ; bir suç kastıyla hareket ederek, birden fazla aynı suçu oluşturan hareketleri farklı zamanlarda, aynı kişiye karşı işlemiş olmak sebebiyle faile tek bir suçtan ancak TCK M.43 Bağlamında artırılarak ceza verilmesini öngören ceza hukuku müessesidir. 

Zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için ilk şart; aynı suçun değişik zamanlarda birden fazla kere işlenmesidir. Yargıtay uygulamasına göre; “aynı suçtan anlaşılması gerekenin, aynı suç tipi olduğu”, kanunda düzenlenen suçların ismi aynı ise aynı suçtan söz edileceği, suçun ismi farklı ise artık aynı suçtan bahsedilemeyeceği kabul edilmektedir. Aynı suç kavramına suçun teşebbüs halinde kalma hali de dahildir. Örneğin Dolandırıcılık suçunda suçu bir kez işledikten sonra mağduru tekrardan dolandırmaya çalışması sırasında durum fark edilir ve engellenilse de Fail dolandırıcılık suçunda zincirleme suç hükümlerine göre yargılanır. Zincirleme Suç hükümlerinde ikinci şart işlenen suçun mağdurlarının aynı olmasıdır. Örneğin bir apartmanın önceki gün bir dairesini soyan hırsız ertesi gün başka bir dairesini soyarsa suçun mağdurları farklı kişiler olduğundan zincirleme suç hükümleri uygulanmaz. Son şart ise işlenen suçların aynı suç işleme kararı altında işlenmiş olması gerekmektedir. Söz konusu şart M.43’de de açıkça yer almaktadır. 

Aynı suçu meydana getiren fiillerin çokluğu halinde zincirleme suçtan bahsedilemez yani hırsızlık suçunda hırsızın çantada ki cüzdanı çalıp devamında da telefonu çalması zincirleme suç hükümlerinin uygulanacağı anlamına gelmez. 

Zincirleme suç hükümleri uygulanırken dikkat edilmesi gereken bir husus vardır. Fail tarafından işlenen suçlardan ilkinde suç emniyet görevlileri tarafından fark edilmesine rağmen fakat failin tekrardan suçu işlemesi engellenmeyerek fiziki takip başlatılıyorsa ve failin aynı suçu işlemesiyle yakalandığında zincirleme suç hükümlerine göre yargılanması Yargıtay’a göre yanlıştır. Yargıtay’ın pek çok kararında söz konusu durum da fiziki takibi yapan gizli soruşturmacının görevi failin suç işlemesini önlemektir. Devlet görevlisi bir kişinin daha fazla suç almasını sağlayabilmek adına failin yaptığı hukuka aykırı hareketlere fırsat vermemelidir.  Asıl olan bir suç işlendiği tespit edildiğinde suç işleyeni yakalayıp yargı önüne çıkarmaktır. Fakat uygumlalar da bu durumun karşıt halini çok fazla görmekteyiz. Aşşağıda ki Yargıtay Kararında da görmekteyiz ki bu yanlış bir uygulamadır. 

Zincirleme suç bazı durumalarda farklı yorumlanabilmektedir ve mağduriyetlere yol açabilmektedir. Bu mağduriyetleri önlemek adına yapılan itirazlar sonucu yargıtay aşağıda düzenlendiği şekilde bir hüküm kurmuştur.

10. Ceza Dairesi, 2016/3408 E., 2017/3547 K.

Gizli soruşturmacının görevi, soruşturma konusu suçun işlenip işlenmediğini, işlenmiş ise işleyenin kim olduğunu belirlemek ve bu konuda ki delilleri toplamaktır. Gizli soruşturmacı bu görevini yerine getirirken suç işleyemez, başkasını suç işlemeye azmettiremez. Devletin temel görevlerinden biri de suç işlenmesini önlemektir. Devlet görevlisinin bir kişinin daha fazla ceza almasını sağlamak için nu bazı hareketleri yapmaya yönlendirmesi ve ona bunun için fırsat vermesi kabul edilemez. Aksi halde gerek Anayasa’nın 2. Maddesinde yer alan ‘hukuk devleti’ ilkesi gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. Maddesinde öngörülen “adil yargılanma” hakkı ihlal edilmiş olur.  Esas olan gizli soruşturmacı olan görevlinin bir suç işlendiğini tespit ettiğinde suç işleyeni yakalayıp yargı önüne çıkarmasıdır. “

Stj. Av. Dilara KARACA

]]>
https://www.erbassahin.av.tr/yargitay-kararlari-isiginda-zincirleme-suc/feed/ 0